Efendim, tavuk çalmanın en kolay yolu bir ipe dizilen mısırları kurbanın görebileceği bir yere bırakmak ve sonra tüm iştihasıyla onları birer birer kursağına indirmesini beklemektir. Sonrasında oltaya takılan bir balık gibi hem de hiç ses çıkaramadan ipi elinde tutan kişinin insafına kalacaktır. Bu durumda acaba biz, kursağımızın düşlediği hangi mısır danelerinin peşinden sessiz bir itaatle koşup gidiyoruz ? Neden ? Bu arada tavukların da rüya gördüğünü okudum. Tuhaf hissettirdi doğrusu. Yaban bir tiklinin kabusu yahut devinim içindeki onlarca kurççuğun ağız sulandıran tatlı hayali… Düşlerimiz sahi ne kadarı bizim ?